Filistinlilerin işgale karşı başlattıkları büyük saldırı, hem Siyonistlere hem de yandaşlarına büyük şok yaşattı. Her işgale karşı saldırı sonrası dünya medyasını manipüle etmekte büyük başarı sağlayan Siyonist medya baronları, bu büyük saldırı karşısında afallayıp kaldı. Yüzlerce kayıp ve binlerce yaralı videoları medyada yayılınca buna karşı oluşturacakları medya manipülasyonları ve yanıltmaları da yeterli olmayacaktı. Bunun için dünyadaki yandaşlarını yardıma çağırdılar. 

Hatırlayanlar bilir, İkinci İntifada’nın sembol isimlerinden 11 yaşındaki Muhammed Durra babasının kucağındayken bütün dünyanın gözleri önünde canlı yayında İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürülmüştü. Bir Fransız kanalının kamerasıyla çekilen Durra’nın şehid edildiği sahne o dönemde küresel bir öfke dalgasına yol açmıştı. İsrail bu olayı örtbas etmek için dünya medyasına büyük baskı uyguladı. Durra’nın Filistinliler tarafından öldürüldüğü yalanını yaydı. Yandaşları dünyanın her yerinde İsrail’in hikayesini savundu ve Fransız kameraman ise İsrail’in baskıları sonucu işinden oldu.

Siyonistler, 150 yıldır yalanları ile dünyayı yanıltıyor. Faşist Siyonistlerin Filistin topraklarında bir devlet kurma fikri Batı Emperyalizminin Yahudilere dayattığı bir mefkureydi. Yahudileri Avrupa’dan uzaklaştırmak için “Vaat edilen topraklar” efsanesini Batılı emperyalistler planladı. Böylece hem “Yahudi Sorunu”ndan kurtulacak hem de Ortadoğu’nun göbeğine büyük bir bomba koyacaklardı. Bunu bilen Yahudiler, yıllardır Siyonist İsrail’e ve yalanlarına büyük tepki gösteriyor. Zavallı Yahudiler ise, batılıların verdiği yardımlarla yıllardır Filistin topraklarında terör estiriyor ve Filistinlilerin evlerine konuyorlar.

“Yahudi Sorunu” Batı’nın bir sorunudur, Müslüman dünyanın bir sorunu değil. Batılılar Yahudilere büyük kıyımlar uyguladıklarında Yahudilere hep kucak açan Müslüman ülkeler olmuştu. Yahudilere karşı ilk büyük tepki veren kişi Protestanlığın kurucularından Martin Luther idi. Luther, “Yahudiler ve Yalanları Üzerine” isimli kitabı 1543’te kaleme aldığında şunları not düşüyordu: “Yahudi Sinagoglarını, okullarını ve evlerini ateşe verin. Yahudilerin Kitaplarını imha edin. Mallarına ve paralarına el koyun. Bu zehirli solucanları ezin. Onları Avrupa topraklarından kovun.”

Luther’in bu kitabı Nazilerin el kitabıydı. Bu bile batılı emperyalistlerin Yahudileri kendi topraklarından kovmak için yaptıkları planları ortaya koymuyor mu?

“Filistin’de Etnik Temizlik”, “Modern Filistin Tarihi” ve “Ortadoğu’yu Anlamak” isimli kitapların yazarı İsrailli tarihçi İlan Pappe, “İsrail Hakkında On Mit” adlı kitabıyla da Siyonistlerin “Filistin Boş bir Ülkeydi”, “Seçkin Bir Millet”, “Yahudiler Ülkesiz Bir Halktır” gibi efsanelerini yerle yeksan ediyordu. “İsrail, Mitler ve Terör” adlı kitabıyla da Roger Garaudy, Siyonistlerin efsanelerinin nasıl asılsız olduğunu ve “1948’de Filistinliler Gönüllü Toprakların Terketti” veya “Filistinliler Topraklarını Sattı” iddialarının asılsızlığı ortaya koydu ve bunun Siyonistlerin ve yandaşlarının bir propagandası olduğunu belgeleri ile gösterdi.

Filistilerin iki asırdar yaşadığı dramı, Filistin kökenli Hristiyan Yazar Edward Said ve Yahudi kökenli Noam Chomsky gibi daha birçok düşünür kitapları ve yazıları ile dünyaya kanıtladı. 17 yıldır kuşatma ve ambargo altında olan Gazze’nin yaşadıklarını anlamak için Noam Chomsky ve İlan Pappe’nin ortak kaleme aldığı “Yaşamla Ölüm Arasında Gazze” isimli kitaba bakılabilir. Cengiz Han’dan Hitler’e büyük barbarların uyguladığı vahşi yöntemler bile İsrail’in Filistinlilere uyguladığı kıyımların yanında dil ısırtıyor.

Sonuç olarak, Filistinliler topraklarını savunmak için her mücadele verişlerinde İsrail’in yalanlarına dünya alıştı ama coğrafyamızdaki münafıkların Siyonist İsrail’i savunmak için hem İsrail’in efsanelerine hem de yalanlarına sarılmalarına ne demeli. Yok “Filistinliler topraklarını sattı” yalanından “bu saldırıyı İsrail kendi uşaklarına yaptırdı” yalanına kadar onlarca yalan Siyonizm yandaşları tarafından sosyal medyada yayıldı. Artık bu yalanlara cevap verme zamanı değil, çünkü bu yalanları herkes biliyor asıl bilinmesi gerekenler içimizdeki münafıkların kendilerini deşifre etmeleri…