Bir insandan çocukluğunu çalmak dünya üzerindeki en aşağılık hırsızlık suçudur.

Kötüler hiçbir çocukla göz göze gelemez. Çünkü ordaki masumiyetle baş edemez.

Ülke olarak derdimiz gözlerinin içinde neşe, masumiyet ve sevgiden başka bir duygu barındırmayan NARİNİMİZ…

SON DURUM…

TÜİK verilerine göre Türkiye’de 8 yılda 105 bin 500 çocuk kayıplara karıştı.

Gözümüz gibi bakmamız gereken yavrularımızdan biri olan 8 yaşındaki Narin’den 10 gündür haber alınamıyor.

Devletin tüm yetkililerinin dört koldan aradığı Narin, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesinde yaşıyordu.

İddialara göre küçük kızımız Narin, son görüntüsünü Kuran Kursuna giderken veriyor ve sonra ondan haber alınamıyor.

Genellikle ensest, çocuğa şiddet, çocuk haklarını sömürü gibi nahoş durumların izi sürüldüğünde çocuğa en yakın isimlerle yüz yüze geliriz.

Narin’in aile üyeleri dahil olmak üzere 130 kişinin ifadesi alındı. Abisi ise hala gözaltında.

17 yaşındaki abisinin vücudunun muhtelif yerlerinde olan ısırık izlerinin DNA’sı incelenecek.

Görgü tanıklarının iddiasında olan abinin aynı gün içerisinde 3 kez duş alması detayı ise gözaltı süresinin uzamasında faktör oldu.

Narin’in başına ne geldi?

Narin sağ salim bulunabilecek mi ki temennimiz o yönde…

Günlerdir kayıp olan güzeller güzeli Narin ne ilk ne son mağdur olan çocuğumuz…

Ebeveynlerin en yakınlarına duydukları güveni söz konusu çocukları olduğunda gözden geçirmelerini rica ediyorum.

Söz konusu çocuk olduğunda her şeyin tekrar tartılmaya değer olduğuna ikna etmek istiyorum.

Evet Narin’imizi bekliyoruz.

Gözümüz yetkililerden gelecek umutlu haberlerde.

Çocuklarımıza uzanan eller kırılsın diyorum…

Yaptırım, ceza, caydırıcılık…

Teşvik değil tehdit yasaları…

Yoksa ellerimizden kayıp giden geleceğimiz çocuklara üzülmekle yetineceğiz.

Görüşmek üzere…