ALPARSLAN: Size öyle bir vatan aldım ki...

Selçuklu Sultanı Alparslan, Türk milletine Anadolu'yu yurt yapan zaferin büyük komutanı, 26 Ağustos 1071'de Bizans ordusunu ezdi geçti.

Anadolu'nun Türk yurdu olmasını sağladı

Alp Arslan 1029 - 24 Kasım 1072 tarihleri arasında yaşadı. Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun ikinci sultanıydı. Türklerin Orta Asya'dan Anadolu'ya gelişlerini ve mücadelesini yöneten hükümdardır. Doğum adı Muhammed bin Davud Çağrı'dır. 1071 Bizans İmparatorluğu hükümdarı Romen Diyojen ile yaptığı Malazgirt Muharebesi'ndeki başarısı tarihi Türk milleti lehine değiştirdi.

Horasan Valisi Çağrı Bey'in oğlu, Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey'in yeğenidir Alparslan...

Alp Arslan, Selçuklu devletinin kuruluş dönemindeki güç koşullarda yetişti. Tarih yazarlarının çok yiğit bir savaşçı olarak tanımladı onu. Çok küçük yaşta ata binip ok atmayı öğrendi. İlk gençlik yıllarında arkadaşlarından oluşan kendi birliğiyle katıldığı Dandanakan vb. savaşlardaki başarısıyla dikkati çekti ve babasının ölümünden sonra Horasan valiliğini o üstlendi.

Taht kavgalarında onun bahtı açıldı, Selçuklu'nun tahtına oturdu...

Tuğrul Bey 1063'te ölünce Selçuklu ülkesinde taht kavgaları başladı. Selçuklu veziri Amîdülmülk Rey kentinde Süleyman'ı sultan olarak tahta çıkardı. Ancak Süleyman'ın sultanlığı kabul edilmedi. Kazvin şehrinde Alp Arslan adına hutbe okundu. Sonunda Alparslan, Rey şehrinde Selçuklu Devleti tahtına çıktı. Amid ül-Mülk'ü azlederek, yerine Nizamülmülk'ü tayin etti. İlk seferini Gürcistan ve Doğu Anadolu Bölgesi'ne yaptı. Bu seferde oğlu Melikşah ve veziri Nizamülmülk de bulunuyordu. Bizans'ın elinde bulunan Kars ve Ani bölgesine kadar ilerleyerek buraları ele geçirdi. Abbasi Halifesi Kaim bin Emrillah, Sultan'a "Ebu'-Feth" (Fetihlerin babası) unvanını verdi (1064).

Mekke'de hutbe Selçuklu Sultanı adına okunuyor...

Anadolu'ya Tuğrul Bey tarafından yöneltilen Türkmen akınları devam ediyordu. Emir Afşin 1067 yılında Kayseri'yi ele geçirdi. Bunun üzerine Bizans İmparatoru Romen Diyojen Türkleri Anadolu'dan çıkartmak için 1068'de sefere çıktı ve Halep'e kadar ilerledi. Bu hareket Türklerin akınlarının ilerlemesinde engel olmadı, hatta Amorium kenti ele geçirildi. İmparator Diyojen ikinci bir sefere çıktı ve bu sefer Fırat Nehri kenarına kadar ilerledi. Selçuklu akıncıları başka kollardan akınlara devam ederek Malatya'ya hücum ettiler ve Konya'yı tahrip ettiler. Sultan Alparslan da 1067 yılında ikinci defa Gürcistan seferine çıktı. Gürcü kralı IV. Bagrat Gence'ye kadar ilerlemişlerdi. Sultan Alparslan 1067 yılında Erran'a geldi Şeddâdî emiri Fazl ile Şîrvân emiri Ebu'l-Esvâr itaatlerini bildirdikten sonra Gürcistan'a girdi, Şekki bölgesini aldı. Sultan, Gürcistan'ın her tarafına akıncılar gönderip Tiflis'i ele geçirdi. Bagrat aman dileyerek Alp Arslan'a tâbi oldu. Mekke Şerifi Muhammed b. Ebî Hâşim 1070 yılında Alp Arslan'ın huzuruna gelerek, Mekke'de hutbenin Abbasi Halifesi ve Selçuklu Sultanı adına okunduğunu bildirdi.

Mısır fethetmek için Bizans topraklarına girdi...

Sultan Alp Arslan, önce Mısır'a bir sefer düzenledi ve bunun için Bizans topraklarına girdi. İlk olarak Malazgirt ve Erciş'i, Diyarbakır bölgesinde Süveyda (Siverek) ve Tulhum başta olmak üzere birçok kaleleri ele geçirdi. 1071 yılında Bizans hakimiyetindeki Urfa'yı kuşattı ama alamadı. Urfa'dan Haleb'e hareket eden Sultan burayı kuşatarak Mirdasoğullarından Mahmûd'dan şehrin anahtarlarını teslim aldı ve onu affederek makamını bağışladı. Şam'a yönelen Sultan; Bizans imparatoru Romen Diyojen'in büyük bir ordu toplayarak Müslüman topraklarına sefere çıktığını haber aldı ve süratle geri döndü. İki ordu Malazgirt Ovasında karşılaştı. Sultan Alparslan komutasındaki Selçuklu ordusu kendinden sayıca üstün olan Bizans ordusunu hilal taktiğiyle mağlup etti ve Bizans imparatoru Romen Diyojen'i esir aldı. Alparslan'ın, Türk tarihinin en önemli zaferlerinden biri olan Malazgirt Meydan Muharebesi'ni kazanması Anadolu'yu Türklerin yeni ve ebedi vatanı yaptı.

Malazgirt Zaferi, Türkleri Avrupa'ya Viyana kapılarına taşıyan yolun başlangıcı oldu

Bizans fetret devrine girdi. Alparslan, Bizans İmparatoru Romen Diyojen'in canını bağışladı, onu sadece yıllık vergiye bağlayıp bir süre esir tuttu. Fidyesi ödenen Romen Diyojen ülkesine döndüğünde, tahtından indirilmiş ve VII. Mihail'in yeni bir Bizans imparatoru olarak tahta çıkmış olduğunu gördü. Tahtını geri almak için yaptığı savaşlarda mağlup düştü; kaçtığı Kilikya'da küçük bir kalede yakalanarak gözlerine mil çekildi. İstanbul'a getirilip Proti Adasına (Kınalıada'da) sürgün edildi. Gözlerinin kör edilmesinden dolayı oluşan yaranın enfeksiyonu sonucu öldü. Onu kendi saray halkı öldürdü. Alparslan ise Karahanlıların Selçuklu topraklarına yaptıkları baskınları önlemek üzere 1072 yılının Eylül ayı sonlarında 200.000 kişilik büyük bir orduyla Türkistan bölgesine sefere çıktı. Seferde bir süre kuşatma altında tuttuğu Barzam (Berzem) kalesini teslim aldı. Huzuruna çıkan kale kumandanı Yusuf Hârizmi çizmesine sakladığı küçük bir hançerle sultanı ağır yaraladı. Alp Arslan dört gün sonra hayatını kaybetti. Bu büyük hakanı da ne yazık ki kendi soyundan bir hain öldürdü. Merv şehrinde olduğu düşünülen mezarın tam yeri bilinmiyor.