Cinsel sağlık eğitiminde radikal karar!

Bakanlık, bu derslerde uygunsuz materyallerin kullanıldığına dair alınan şikayetler üzerine bu düzenlemeyi yaptıklarını ifade etti. İngiltere Eğitim Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada okullarda cinsel sağlık derslerinde rahatsız edici ve uygunsuz materyallerin kullanıldığına dair gelen şikayetler üzerine yeni düzenleme yaptıklarını duyurdu. Buna göre ‘ilişkiler ve cinsel sağlık’ derslerindeki hassas içeriklerin gerçekçi, uygun ve çocukların kendilerine öğretilen her şeyi tam olarak anlama kapasitesine sahip olmasını sağlayacak şekilde düzenlendiği belirtildi. Yeni düzenlemede ayrıca ebeveynler, çocuklarına bu konularda eğitim vermek için kullanılan kaynakları her koşulda görme hakkına sahip olacak ve bu derslere katılan çocuklara yaş sınırı getirilecek.

‘TARTIŞMALI GÖRÜŞLERİ GERÇEKMİŞ GİBİ SUNAN MATERYALLERİ KULLANMAYIN’

İngiltere Eğitim Bakanlığı, cinsel sağlık eğitiminin 9 ve 10 yaşların eğitim yılı olan 5. Sınıf öncesinde verilmeyeceğini ifade ederek ülkede son günlerde tartışma konusu olan ve ‘çocuklarda cinsiyet değiştirme tedavilerinin’ deneysel olduğunu ele alan Cass Raporu’na atıf yapıldı. Açıklamada bu konuda şu ifadelere yer verildi;“Cass Raporu'nun ışığında, okulların bu hassas konu hakkında eğitim verirken temkinli bir yaklaşım sergilemesi ve cinsiyetin bir spektrum olduğu görüşü de dahil olmak üzere, tartışmalı görüşleri gerçekmiş gibi sunan hiçbir materyali kullanmaması önemlidir.”

ÇOCUKLARDA CİNSİYET DEĞİŞTİRMEYİ İNCELEYEN CASS RAPORU

İngiliz Doktor Hilary Cass tarafından hazırlanan ve Nisan ayında hükümete sunulan bağımsız inceleme raporunda 18 yaş altı çocuklara sunulan ‘cinsiyet değiştirme’ hizmetleri incelenmiştir. Elde edilen bulgularda reşit olmayan çocuklarda cinsiyet değiştirme alanında yayınlanan bilimsel çalışmaların kalitesinin düşük olduğu ortaya konmuş, ailelerin ve çocukların bilinçli seçimler yapabileceği güvenilir bir kanıt temeli olmadığı belirtilmişti. Rapor, ülke gündeminde sıkça tartışılmış, çocuklarda cinsiyet değiştirme ameliyatlarının ve terapilerinin bilimsel bir tabana dayanmadığı ve bu alanda birçok bilinmeyen olduğu belirtilmişti.